ABD'nin Türkiye'ye yönelik, diplomatik teamülleri alt üst eden vize kararını aklı başında hiçbir devlet izah edemez. ABD, seçimlerine müdahale ettiği iddia edilen Rusya için bile böyle bir karar vermedi. Peki, Türkiye için neden veriyor?
Bırakın hukuk devleti olmayı, hukuka biraz saygılı her devlet, süreci şaşkınlıkla izliyor. İlk akla gelen gerekçe, ABD İstanbul Konsolosluğu'nda görevli Metin Topuz'un FETÖ ilişkisi nedeniyle gözaltına alınması...
Aslında bir süre önce Adana'da PKK'yla bağlantılı bir gözaltı olayı daha gerçekleşmişti. ABD'yle ilişkili üçüncü bir gözaltı olayı da önümüzdeki günlerde gelebilir. Bütün bunlar, Türkiye içinde artık ABD'nin eskisi gibi rahat hareket edemeyeceğinin işareti.
Bırakın geçmişteki gibi MİT'i, Özel Harp Dairesi'ni çiftlikleri gibi kullanmayı, artık gizli ilişkileri bile sürdürmekte zorlanıyor. ABD de bunu saklamıyor. FETÖ'yü en güvenli limanı Pensilvanya'da koruyor; PKK'ya da herkesin gözünün içine baka baka silah veriyor.
Ama Türkiye buna itiraz edince de uçlara savrularak misilleme
yapmaya kalkıyor. İşin doğrusu ABD'yle ilişkili birkaç kişinin
gözaltına alınması Türkiye'yle ilişkileri, diplomasi tarihinde
görülmemiş biçimde germeyi açıklamayı yetmiyor.