Özel bir şirket olan Baykar'a yönelik
tepkilerin arka planında aslında Türkiye'ye vurulan prangaların
öyküsü var. O prangaları parçalamak hiç kolay olmadı ve hâlâ
içeride o prangaların devam etmesini isteyenler var. Baykar'a
"Dokunacağız" diye saldıran DEVA Partisi Genel
Başkanı Ali Babacan bu çizginin siyasetteki son
versiyonu.
Türkiye bu tür saldırıların onlarca örneğini yaşadı. Bu yüzden
Başkan Erdoğan haklı olarak isyan ediyor:
"Bu ahlaksız çıkmış hâlâ 'Geleceklermiş de
geldikleri zaman bunlara hesabını
soracaklarmış...' Yahu sen rekabet nedir bilir
misin, sen git çocuk bezi satmaya devam
et."
Gerçekten de isyan etmemek mümkün değil. ABD'yle ikili askeri
antlaşmalarla devam eden ve 40'lı yıllarda başlayan kuşatma, başta
uçak fabrikaları olmak üzere yerli üretimi nasıl durdurduysa bugün
de aynı şey yapılmak isteniyor. Dün Nuri
Demirağ'ın önü kesenler ile bugün Baykar'a saldıranların
aynı masa etrafında...