CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Kasım seçimlerine
giderken partisinin seçim beyannamesini Ankara'da açıkladı.
Çok değil, 5 ay sonra yeni bir seçim beyannamesinden fazla bir şey
beklenmiyordu ama geride bıraktığımız o beş ayda da içeride ve
dışarıda çok şey değişmişti. Peki, bu değişime, ülkenin ana
muhalefet partisi CHP nasıl bakıyordu ve bunu beyannameye
yansıtacak mıydı?
Bu sorunun cevabını yerinde almak için CHP Genel Başkan
Yardımcısı Enis Berberoğlu'nun davetine icabet edip, Ankara'ya
doğru yola çıktım.
Beyannamenin açıklanacağı ATO Kongre Merkezi'ne girdiğimde,
geçmişle kıyaslanmayacak düzenli bir salon ve heyecanlı bir kitle
vardı.
Tek tek konuşulduğunda da daha yumuşak bir dil kullanan,
"özgüvenleri" artan CHP'liler dikkat çekiyordu. Bunda da kuşkusuz 7
Haziran öncesi "değerleri değil, ekonomiyi" önceleyen 7 Haziran
sonrasında da uzlaşmayı öne çıkartan siyasetin etkili olduğu
anlaşılıyordu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kürsüden ne
söyleyeceği, dağıtılan kitapçık ve broşürlerden belliydi ama nasıl
söyleyeceği de önemliydi.