Türkiye'nin FETÖ'ye karşı mücadelesi çok yönlü sürüyor. Henüz
işin başındayız ama önemli davalar arka arkaya açılmaya başladı,
operasyonlar da hız kesmedi.
Buna karşı FETÖ de bütün terör örgütlerine hamilik yaparak,
soruşturma ve davalarda da işin yönünü değiştirerek Türkiye'yi zora
sokmanın derdinde.
Bu açıdan önemli bir tehlikeye dikkat çekmek istiyorum. Bugüne
kadar yüzlerce hatta binlerce FETÖ mensubu gözaltına alındı veya
tutuklandı. Aralarında önemli isimler de var.
Ancak birkaç isim var ki onların önemi tartışılmaz, ilk akla gelen
Alaaddin Kaya...
Onu önemli kılan sadece Zaman gazetesinin eski sahibi ya da Taraf
gazetesinin finansörü olması değil. Onu asıl ilginç kılan 15 Temmuz
darbe girişiminden sonra kaçmayıp, yakalanması hatta bazı iddialara
göre bilinçli yakalanması... Bütün bunların bir hesaba dayandığı
şüphesi var. İşte bu önemli isim, Kaya'yla ilgili birkaç gün önce
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden FETÖ çatı davasında
çok çarpıcı bir sahne yaşandı.
Bir önceki duruşmada FETÖ'nün "kara kutusu" diye nitelenen Kaya
şöyle diyordu:
"FETÖ ile hiçbir bağlantım yok ve Gülen'i tanımıyorum. Gülen'i
tanıdığımı ispatlarsan suçumu kabul edeceğim." Zaman gazetesinin
sahipliğini yapan bir ismin bunu söylüyor olması elbette ciddiye
alınmaz ama yine de bu yalana karşı net cevabı FETÖ'ye karşı
içeride ve dışarıda amansız bir mücadele yürüten Gürcistan'daki
Kafkasya Vakfı Başkanı Hayati Küçük verdi.