Türkiye'nin talihsizliğine bakar mısınız? Bir yanda Birleşmiş
Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in gelip Ukrayna- Rusya
Savaşı'nı sonlandırması için görüştüğü küresel bir lider var, öte
yanda onun alternatifi olduğunu sanan ve klasik sol eylemcileri
aratmayan çıkışlar yapan bir muhalefet aktörü...
O kadar talihsiz ki, o muhalefet aktörü ya elektriği olan bir evde
mum ışıklı protesto yapıyor ya da Meclis'teki grup konuşmasında
Demirtaş'a özenerek halkı sokağa çağırıyor. Aslında CHP ve solun
siyaset üretememesinden kaynaklanan çaresizliği bu kadarla sınırlı
değil. CHP ve sol, ne yazık ki yıllar yılıdır aynı yanlışı
yapmaktan vazgeçmiyor.
Darbeler öncesine bakın yeter...
Her darbe öncesinde CHP ve sol eksenli güçler, akademisyenleri,
öğrencileri, işçileri ve medyayı harekete geçirerek sivil iktidara
meydan okuyor ama sonunda da kendi kaybediyor.
Çünkü her kaotik zeminin arkasından darbe geliyor ve en büyük
dayağı de sol yiyor. O darbelerin arkasında da hep aynı adres var:
ABD.
CHP ve sol sadece o darbe dinamiğini harekete geçiren bir aparat
olmaktan öteye geçmiyor.
Kendi iradeleriyle sokağa...