Amasra'daki maden kazasında 41 madencimizin yaşamını yitirmesi
hepimizin yüreğini yaktı. Derin acılara yol açtı.
Biraz olsun moral bulmaya çalıştığımız bir zaman diliminde gelen bu
acı, hepimizi o maden ocağının kapısında babasından haber bekleyen
o çocuğun çaresizliğine düşürdü: "Bu acıyla
yaşayamam..."
Evet, madencilik tarihi acılarla doludur ve o acılarla yaşamak
kolay değil. Ama o acıları azaltmanın yollarını bulup yaşamak
zorundayız. Grizu patlamasında yaşamını yitiren madencilerimize
Allah'tan rahmet, yakınlarına ve ülkemize de başsağlığı
diliyorum.
Üç gündür Diyarbakır'dayım. Sur Kültür Yolu Festivali nedeniyle
Diyarbakır'da coşku ve müthiş bir heyecan vardı. Şehir herkese
gülümsüyordu. "Hadi gülümse bulutlar
gitsin"...