HDP Milletvekili Semra Güzel'in PKK'lı sevgilisiyle yayınlanan
fotoğrafları bir kez daha PKK-HDP ilişkisini siyasetin gündemine
taşıdı.
Doğrusu bu fotoğraf biraz, "Kör parmağım gözüne..." olduğu için
daha çok dikkat çekti ve tepki topladı. Oysa HDP-PKK ilişkisi hiç
de gizli saklı değil ve aralarında sevgililiği de aşan, sivil
siyaseti zehirleyen çok açık bir "emir-komuta" ilişkisi var ve bunu
da dünya âlem biliyor. Dahası hiçbir HDP yöneticisi bunu inkâr
etmiyor. Çünkü onlara göre, PKK ve uyguladığı kanlı terör eylemleri
olmasaydıonlar da birer siyasi aktör olmazdı.
Böyle olduğu için de hiçbiri PKK'yı "terör örgütü" olarak görmüyor.
Bunu da en çarpıcı biçimde CHP ve İP'in güzellemeler düzdüğü
Selahattin Demirtaş söylemişti:
"Biz PKK'yı silahlı muhalefet yapan bir harekât olarak görüyoruz."
Gördüğünüz gibi HDP'liler bu yaklaşımı benimsedikleri için
PKK'ya tek laf etmiyorlar, edemezler de... Bugüne kadar Leyla Zana
gibi susturulan birkaç işim dışında buna kendi içlerinde itiraz
eden de çıkmadı.
Ama daha vahim olan, bir avuç oy için CHP ve İP'in, PKK-HDP
ilişkisini görmemesi.
Muhalefetin bu tutumu, yaklaşık 40 yıldır terörle mücadele eden,
onu bitirme noktasına getiren bir ülke için, basit bir "olay" değil
ve çok daha derin sonuçlara yol açabilecek bir operasyondur. Daha
açık söyleyelim; muhalefet, HDP üzerinden PKK'yı
"makulleştirerek"şiddetin devreden çıkmasını istemiyor. Tıpkı ABD
gibi...
Çok kirli bir hesap bu... Ne zaman böyle kirli bir hesapla
karşılaşsam, dönüp Kürt siyasi serüveninin içinden gelen, acılarını
yaşayan sevgili Orhan Miroğlu'nun "Yeni Yüzyıl, Kürtler ve
Bağımsızlık" kitabına bakıyorum. Herkese de öneririm.