Küçülen dünyanın en ücra köşesindeki bir olay bile artık
ülkelerin iç siyaseti kadar yakından izleniyor. Çatışma ve savaşlar
ise hayatları altüst ediyor. Alın en son yaşanan Ukrayna-Rusya
Savaşı'nı... Bu savaş sadece yaşandığı coğrafyayı değil, ekonomik
yaptırımlar ve buğday krizi örneğinde olduğu gibi dünyanın her
yerini etkiliyor. Bu nedenle dış pol-i tika her zamankinden çok
daha önemli hale geldi.
Türkiye son yıllarda dış politikada sessiz devrim denebilecek bir
dönüşüm içinde. Geliştirdiği çok yönlü ve aktif politikalarla,
Katar'dan Libya'ya, Suriye'den Karabağ'a, Balkanlar'dan Orta
Afrika'ya dünya siyasetini etkileyen işlere imza atıyor. Bu süreç,
BAE, Suudi Arabistan, Mısır ve İsrail'le kurulan yeni ilişkilerle
de devam ediyor. Ama en önemlisi, Batı Bloku'nun siyaset
üretemediği bir dönemde patlayan Ukrayna-Rusya Savaşı'ndaki
barışçıl duruşuyla ilgi odağı olması.
Bu duruşun ne anlama geldiğini Antalya'daki Diplomasi Forumu'nda
gördük. O dönmede 45'i aşkın ülke lideri, Türkiye'ye geldi ve
Başkan Erdoğan'la görüştü.
Nihayet İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğiyle ilgili bugünlerde
yürüttüğü siyasetle Türkiye, Madrid'deki NATO Zirvesi'nde...