İsimler değişse de bu klasik muhalefet tarzı 70 yıldır hiç
değişmedi. Halkın gönlünü kazanıp seçimlerde başarılı olmak yerine
sürekli küfür ve hakaret üreten bir muhalefet var. O muhalefetin
aydınları ve medyası da farklı değil. Bu yapı, her dönem var
oldu.
Geriye dönün bakın, bütün darbelerin arkasında bu azgın azınlığı,
halktan kopuk siyasetçileri görürsünüz.
O darbelere giden süreçlerin Orhan
Birgit'leri, Hasan Cemal'leri,
Emin Çölaşan'ları bugün ya aynen
varlıklarını sürdürüyor ya da Can Ataklı veya
Sedef Kabaş suretinde karşımıza
çıkıp nefret üretiyorlar.
Daha vahimi, hakaret ve küfrü de muhalefet etmek ve ifade özgürlüğü
sanıyorlar.
Aralarından bazen Menderes'i idam ettirdikleri,
Demirel'i itibarsızlaştırdıkları,
Özal'ı diktatör ilan ettikleri için pişman
olduklarını söyleyenler çıksa da, özleri aynı kaldığı için sonuç
değişmiyor
Döne döne Türkiye'ye aynı şeyleri yaşatıyorlar.
Asıl sorumluluk...