Altılı Masa'da yaşanan ilk kriz, nasıl
Akşener'in masaya döndürülmesiyle noktalandıysa
olası HDP krizinin sonu da farklı olmayacak. Aslında Akşener ve İyi
Parti krizi daha sahici bir krizdi. Beklenen HDP krizi ise tamamen
bir kurgu. Amaç da arkasında PKK olan HDP'yi meşrulaştırmak.
Gerçi arkasında duramadılar ama 18 Mart tarihinin seçilmesi de bu
stratejinin bir parçası. Kim bilir belki de işin içinde 21 Mart
Nevruz Bayramı'na denk düşürme hesabı var. Onu göreceğiz ama Millet
İttifakı'nın CHP'li cumhurbaşkanı adayı Kemal
Kılıçdaroğlu'nun siyasi hesabı, başından beri
HDP'yi güçlü tutmak üzerine kurulu.
Bu hesabın ilk adımları 7 Haziran 2015 seçimlerinde "Her
CHP'li evden bir oy HDP'ye" kampanyasıyla
atıldı. CHP, o günden beri PKK-HDP ilişkisini hiç sorgulamadığı
gibi iki partinin siyasi aktörleri de silahların devreden çıkmasını
hedefleyen "çözüm süreci"nin
karşısında yer aldı. Bu proje başta ABD olmak üzere Batı Bloku'nun
da arzu ettiği bir projeydi.
O tarihte Aysel Tuğluk'un
"Seküler...