Mahmut Övür Sabah Gazetesi

Sarraf davasında ne yapmalı?

Türkiye Sarraf davası üzerinden iki yönlü bir kuşatmayla karşı karşıya... ABD derin aklı FETÖ'yü kullanarak hem ambargo gerekçesiyle Türkiye'ye ekonomik ceza keserek sıkıştıracak, hem de ilgisi...

03 Aralık 2017 | 5.899 okunma

Türkiye Sarraf davası üzerinden iki yönlü bir kuşatmayla karşı karşıya... ABD derin aklı FETÖ'yü kullanarak hem ambargo gerekçesiyle Türkiye'ye ekonomik ceza keserek sıkıştıracak, hem de ilgisi olmaması gereken "yolsuzluk" üzerinden itibarsızlaştıracak.
Kirli bir kumpas bu...
Olayın siyasi bir kuşatma olduğu ve Türkiye'ye ağır bedel ödettirilmek istendiği çok açık. Bu bedeli de iktidarı ve muhalefetiyle biz ödeyeceğiz. Türkiye kaybederken, ne yazık ki ellerini ovuşturan muhalefet de kazanmayacak.
Bu noktada şu sorunun cevabı önemli; Türkiye ne yapacak? Cumhurbaşkanı Erdoğan siyasi tavrını koydu: "Dünya ABD'den ibaret değil"
Bu İsmet Paşa'nın 1964'teki "Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de orada yerini alır" sözünün bir devamı.
Ancak o sözün gereğini o günlerde yapmak kolay değildi. Ama bugün değişen bir dünya var ve dünyanın birçok ülkesi ABD'nin "eşkıya devlet gibi" davranmasından rahatsız. Bunun içinde birçok AB ülkesi de var. Bu bir fırsat olabilir ve uluslararası hukuk açısından yeni bir dönemin kapısını aralanabilir.
Türkiye başta AB ülkeleri olmak üzere hem yeni dostlar edinmeli, hem de birkaç koldan hukuk savaşı başlatmalı. Tabii bu saatten sonra, özellikle ambargoyla ilgili adı geçenlerin "bizimle ilgisi yok" demek bir şey ifade eder mi bilmiyorum. Ama yolsuzluk üzerinden yürütülen itibarsızlaştırmaya karşı güçlü bir karşı hamle yapılabilir. Davada, FETÖ'cülerin sahte belgelerini ABD savcılarının itirafçılığa zorlamaları ve davaya bakan hakimin FETÖ'yle ilişkisi deşifre edilmeli... Bunun için güçlü hukuk büroları devreye sokulmalı.
Olay, Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin ilgili alanına girmiyor ve ABD o mahkemeyi tanımıyor ama bu kapı, hem Sarraf davasını yürüten heyetin uluslararası hukuk güvenliğini tehlikeye düşürdükleri gerekçesiyle hem de FETÖ, DEAŞ veya PKK'yı destekleme gerekçesiyle zorlanabilir.
Bu konuda Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin Hollandalı başsavcısının attığı bir adım da var. Başsavcı, daha önce ABD'nin Afganistan'da ağır savaş suçu işlediği gerekçesiyle bir çağrı yapmıştı. Ayrıca FETÖ konusu ABD yerel mahkemelerine de taşınmalı. Artık içerideki kısır tartışmalar bir yana bırakılıp, buraya yoğunlaşmalı...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Genç teğmenler ve organize işler 24 Kasım 2024 | 1.017 Okunma Netanyahu savaş suçlusu, sıra İsrail’de 23 Kasım 2024 | 120 Okunma Bahçeli’nin ikinci Öcalan çıkışı 22 Kasım 2024 | 894 Okunma İmamoğlu, MYK’dan kimlerin atılmasını istedi? 21 Kasım 2024 | 1.079 Okunma Trump çöküşü durdurabilir mi? 19 Kasım 2024 | 393 Okunma