Referandum sonrası 'hayır'a verilen yüzde 48.6'nın başta
CHP olmak üzere muhalefeti umutlandırması konuşuluyor, konuşulmalı
da...
Bu umudu, "denize dökme sevincini" bir yana bırakan eski
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da taşıyor ki, "acele
etmeyelim" diyor. Ancak bunları söylemek yetmiyor, şu
soruya samimi bir cevap vermek gerekiyor: "Bu sonucu kim doğru
değerlendirip, siyaset alanına çekecek? Böyle bir
lider var mı?"
Ortada sahici ve güven veren bir siyasi aktör olmadığını
herkes biliyor. Ayrıca o kitleninortak bir siyasi hedef etrafında
buluşması da pek kolay değil. Bu ancak risk üstlenebilecekbir
siyasi aktörle mümkün.
Baykal daha ilk günden "ben buradayım" işareti verdi
ama aranan o değil. Sokağa çağrı yaparak HDP'yi aratmayan, bir
Anayasa Mahkemesi'ne bir AİHM'ye başvurarak zaman
kazanmak isteyen Kemal Kılıçdaroğlu hiç değil.
Geriye CHP içinde adı genel başkanlık için geçenler kalıyor ki,
onları CHP'liler bile hesaba katmıyor.
Peki, CHP dışında birileri var mı?
Solda yok. Çünkü CHP dışı sol, CHP'den çok daha beter durumda.
Bugünlerde bu açıdan merkez sağdan birilerinin çıkma ihtimali daha
çok konuşuluyor. Oysa böyle bir ihtimal de yok ama yıllardır hep bu
hayal pazarlanıyor. Bu günlerde de o hayalin Meral
Akşenertarafından doldurulabileceği seslendiriliyor. Buna inananlar
var ama çıkışını FETÖ'yle ilişkinin gölgelediği, siyasi sahiciliği
tartışmalı bir aktörle, CHP tabanının ön planda olduğu yüzde
48.6'yı bir araya getirmek hiç kolay değil.