İslam aleminde önemli bir yer tutan Muharrem ayı, 14 Ekim günü
başladı. Hicri takvime göre yılın ilk ayı olan Muharrem kelimesinin
anlamı, “Haram” yani “yasak” olan anlamına geliyor.
Modern zamanlarda maalesef “özgürlük” “bireyleşme” ve “akılcılık”
adına “kutsal” ve “tabu” sınırları da belirsizleşti. Lakin ister
dini emirlerden, isterse toplumsal ahlaki kriterlerden
kaynaklansın, “kutsal” ve “haram” kavramı, insanın alt ve üst
sınırlarını belirlemekle bizleri insan yapan çabaların tümünü ima
ediyordu. Doğu'da da, Batı'da da, gökkubbenin altında yaşayan tüm
insan uygarlıklarının bu sınırları önemsemesi boşuna değildi.
Kant'a göre kişi kendisini ahlaki anlamda sınırlama olgunluğuna
eriştiğinde insan oluyordu. Yani insan aslında ahlaki bir
varlıktı.
Modernite ve hümanizm, tüm kuralları, yasakları, oluşumu binlerce
yıl sürmüş gelenekler ile gerçekten yanlış olan baskı, yobazlık,
hurafeleri aynı torbaya atarak itibarsızlaştırdı. Böylelikle modern
insan, vicdanını ulus devlet ve bürokrasiye devrederek cemaatten,
üst anlam ufuklarından ve onu hayvanlaşmaktan koruyan kutsal ve
tabulardan koptu.