Her bir bütünlük arz eden zaman diliminde, ki o zaman dilimi iki
büyük kırılmanın arasında dengeye gelen döneme denk düşer, bir
değerler sistemi hâkim olur. “Değerler sistemi” adı aldatıcı
olmasın, bu kurallar genellikle o yüzyılın dünyasının hangi
ölçütlere göre yönetileceğine dair sert bir mücadelenin bir
aktörden yana sonuçlanmasıyla netleşir. Aktör dünya
karmaşıklaştıkça daha da sofistike, çok katmanlı hale gelir. Bugüne
değin, ilginç şekilde bu aktörler yüzyılda bir değişiyordu.
Portekiz, İspanya, Hollanda, Fransa, Britanya ve 20. Y-yüzyılda ABD
(Britanya)...
Tabii, aktörleşme ve liderlik deyince sadece dünyayı sömürmeye ant
içmiş boynuzlu zebanilerden bahsetmiyoruz. Orada değerli niyetler,
özgürlük mücadelesi, Fransız İhtilali'nde olduğu gibi eşitlik,
adalet, kardeşlik temaları, bilimsel, teknolojik gelişmeler,
kendine göre bir ahlak anlayışı vs. de var.