Farklılıkların bir arada barış ve adil bir düzen içinde yaşaması insanlığın başından beri temel meselesi olmuştur. Söz konusu farklılıkları teke indirmeye çalışan eğilimler, zorbalık/faşizm, farklılıkları tanıyan yaklaşımlar ise demokrasi adını almıştır. Faşizm doğal olmayan bir yöntemi denediği için zora başvurmak zorunda kalır. Demokrasi meselesi ise daha karmaşık süreçleri ima eder. Yani farklılıkların bir arada yaşaması fikrine de kolaylıkla “Bu bizim doğal eğilimimiz, işler oluruna bıraktığında zaten demokrasiye varır” şeklinde yaklaşamıyoruz. Karmaşa da buradan kaynaklanıyor.
Çünkü “işleri oluruna bıraktığınızda, demokrasiye varır” diye bir kaide aslında yok. Toplumun temeli olan birey, karmaşık ve çift taraflı bir doğaya sahip. Bencillik öne çıkabildiği gibi, diğergamlık da etkili olabilir. Ama bu işler şansa bırakılamaz. Dolayısıyla, demokrasinin tüm kesimlerin altına imza atabileceği bir kurumsallığa kavuşması gerekiyor.
Bu yüzden demokrasi narin bir d