19. yüzyılda Osmanlı’da yoğunlaşan misyoner hareketlerinin Müslümanların üzerinde etkili olamadığı, bu noktada ciddi şekilde sükut-u hayal yaşandığı ifade edilir. Hıristiyanları (Gregoryenleri) katolik/protestan yapma işi ise “Müslümanları döndürmek” kadar başarısız olmasa da, yine oldukça düşük bir skor kaydetmiştir denir.
Doğru değildir.
***
Buna gelmeden, bir Hıristiyan olarak misyoner hareketleri üzerine fikirlerimi ifade edeyim. Her inanç sisteminde, en azından semavi dinlerde tebliğ/misyon müessesesi vardır ve meşrudur. İnançlarını duyurmak, zorlama ve baskı olmamak kaydıyla her inanç sahibinin hakkıdır. Türkiye gibi medeni ülkelerde bu hak kanunlarla garanti altına alınmıştır.
***
Bu açıklamadan sonra belirtmem gerekir ki, Batı kiliselerinin yaptığı çoğu misyonerlik hareketinden Doğulu bir Hıristiyan olarak utanç duyuyorum. Güney ve Kuze