Dün CHP’nin siyaseti neden irrasyonel zemine taşıdığını analiz etmiştik. Bu basit bir mesele değil. Aslında CHP’yi çokça da aşan bir tarihsel bağlama sahip. Batılı düşünce, siyaset ve yaşam biçimlerinin işgali sadece Türkiye’de yaşanmadı. Ama Osmanlı/Türkiye, Batı’nın kurucu ötekisi olduğu için bunun anlamı da, kırılmaları da hem Batı için, hem Osmanlı/Türkiye için çok derin oldu. Benzer kırılmalar Rus ve Japon modernleşmesinde de yaşanmıştır ama, Rusya Hıristiyan, Japonya da uzak olduğu için bizdeki deneyim benzersiz bir örnektir.
Öncellikle Batı ne Hıristiyanlıkla özdeşleştirilebilir, ne de Hıristiyanlıktan koparılabilir. Zor bir konu. Avrupa 19. yy’ın son çeyreğinde Kilise’nin egemenliğine tamamen son vermiş ve onu laik sistemin bir bileşeni haline getirmiştir. Yani Batı’da devletler Hıristiyan değildir. Halkları için farklı şeyler söylenebilir ama bu teferruattır. Bizim Batı’dan anladığımız devletin kimyası olmalıdır. Batı İslam’a ne kadar alerji duyuyorsa, Hıristiyan