Atina Pantheonu’nun üçgen alınlığını taşıyan kadın heykellerinin sırtları kaideye bitişik olduğu için şüphesiz arkası görülmüyor. Ancak deprem olduğunda ve kadın figürleri parçalanıp düştüğünde kaidede şu cümle beliriyor: “Kimse görmese de Tanrı görür.”
Sanırım bu hikayede bizi sarsan şey ahlak ve erdemdir. Bu iki önemli kavramın ürediği kuluçka ise değerler olmalıdır. Değer dediğimizde altın, dolar veya mevkileri anlamayız. Kendi kültürümüzden “Sadaka taşı” ve harikulade mimarileri ile “kuş evleri” bize sadece kendilerini değil, dayandıkları kültürün kıymetini gösterirler. “Ecdad neler yapmış!”diye şaşırıyorsak, sorun bizdedir.
Çok uzun zamandır ihmal edilmiş, hakları yenmiş, işsiz, yoksul ve mesleksiz bırakılmış birçok vatandaşımız olduğunu biliyorum. Ancak hiçbir haksızlık, hakkımızın ötesine geçmeyi haklı kılmaz. Lakin asıl sorun, birçok insanın bunun bir sorun olduğunu unutmuş olmasında. Dinen, ahlaken, vicdanen yanlış olan birçok şeyin normalleşmiş olması