Bugün PKK terörü sorununun Kürt vatandaşlarımızın talepleri ile
hiçbir ilgisi olmadığı çok net biçimde ortaya çıkmıştır. Bu tesbit
şu sorunun cevabına bağlı olarak yapılmıştır: “Kürt vatandaşların
talep olarak dillendirebileceği konuların çözümü için bir terör
örgütüne ihtiyaç var mıdır? Siyaset ve sivil toplum marifetiyle
tartışılmayacak, çözülmeyecek bir sorun bulunuyor mu?”
Taleplerin karşılanması ve sorunların çözülmesi pratiklerinin
sadece kendi başına yeterli bir başarı olduğunu zannedebilir. Oysa,
belirli sorunların çözülmesinden önce, asıl başarı, o sorunların
çözülmesini sağlayacak mekanizma ve iklimi kurmaktır. O mekanizma
bir makineye benzer ve çözüm üretmeye programlanmıştır. (Veya düne
kadar olduğu gibi tam tersi.) Mekanizmanın kendisi daha önemli ve
temel bir meseledir. En doğru mekanizma ise, sivil, demokratik ve
müzakereci zihniyet ile kurulabilir.
Şimdi Kürt ve tüm vatandaşlarımız da çok iyi biliyorlar ki, son 14
yılda bu mekanizma sivil siyasetin güçlenmesi ile kuruldu. Bunun
için gerekli iklim değişimine halkımız sahip çıktı. Bundan sonrası
bir zamanlama meselesidir. Dünden arta kalan eski veya yarın ortaya
çıkacak yeni sorunlarımız, bu mekanizmayı etkin çalıştıracak olan
bizlerin kabiliyeti oranında er veya geç çözülecektir.