Muhalif olmak bir açıdan riskli ve kişisel gözü peklik anlamına gelirken, öbür taraftan psikolojik tutarlılık sağladığı için içten içe haz veren bir durum. Özellikle maliyetin ağır olmadığı durumlarda muhaliflik psikolojik konfor bile sağlayabiliyor. Hatta her şartta muhalefette kalmayı sevip alışkanlık haline getirenler bile var.
Eleştirisel düşünce ile muhalif olmayı birleştirmeyi “entelektüel namusun” gereği olarak görüp; karşıt pozisyondaki her bir kişiyi “iktidar yalakası” veya “konum ve menfaat peşinde koşan” olarak yaftalamak kişiye psikolojik üstünlük imkânı veriyor. Böylece kişi kendisini “iyi” diğerlerini “kötü” olarak bir çırpıda konumlandırmış oluyor.
İşte bu psikolojiler sahte bir adam tipinin üremesine imkân veriyor. Kişi ne üretti? Ne baş