Küçükömer’in bu yaklaşımı, içinde bulunduğu ‘sol çevrelerde’ önce büyük bir şaşkınlıkla karşılanmış, daha sonra bu şaşkınlık öfkeye dönüşmüş ve günün sonunda içinde bulunduğu mahalleden aforoz edilmişti.
Kendisi bu tezlerinin 50 yıl sonra daha bir ete kemiğe bürünmüş halini görseydi kim bilir neler düşünürdü.
Gerçi, muhtemelen yine değişen bir şey olmazdı.
O dönemde aforoz edilmişti, bugünlerde linç edilirdi.
Türk solunun Türkiye’nin kalkınma hamlelerine karşı aldığı tavır, bu türden hamlelerin yoğunluğuna paralel bir şekilde değişkenlik arz ediyor.