Yoğurdun üflenerek yenilmesi gereken bir dönemden geçiyoruz.
Adaylığına kesin gözüyle bakılan bir ismi temkin payı bırakmadan ilan ettiğiniz zaman, sürpriz gelişmelerle açığa düşebiliyorsunuz.
Çünkü böyle zamanlarda bazen yeni dinamikler devreye girince, karar vericilerin kararı da akşamdan sabaha değişebiliyor, bu da kesin gözüyle bakılan işleri sürprizli hale getirebiliyor.
Kendimden örnek vereyim.
Geçen hafta Nihat Hatipoğlu’nun Diyarbakır ya da İzmir’den aday olacağını yazmıştım.
Bir hafta önce bu böyleydi çünkü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hatipoğlu’nu adaylık teklifi için davet ettiğini, “Hayırlı olsun” dediğini, Hatipoğlu Hoca’nın da cevaben, “Size hayır diyemem” dedikten sonra kendisiyle ilgili siyaset dışı alanlarda hizmet verme seçeneğinin de dikkate alınması arzusunu ilettiğini öğrenmiştik.
Diyarbakır için son nokta konulurken Erdoğan Hatipoğlu’nu telefonla aradı, “Görüşlerinize hak veriyorum, adaylık konusunu gündemden düşürelim” dedi ve konu bu şekilde iki tarafın rızası ile kapanmış oldu.
YILDIRIM İSTANBUL LİSTELERİNİ GÖRMEK İSTEDİ ADAYLIK İLANI ERTELENDİ