Türkiye’ye yatırım yapmayı planlayan bir Alman firması, İstanbul Ticaret Odası’na yaptığı ziyarette şu soruyu soruyor:
“Hükümetin çalıştığı yargı reformu ne zaman çıkacak?”
“Adalet mülkün temelidir” sözünde de karşılığını bulduğu gibi, hukuk güvencesi dediğimiz şey, özünde ‘mülkiyet güvencesine’ tekabül eder.
Türkiye’nin temel sorununun yabancıların ifadesiyle ‘unpredictabe/öngörülemeyen’ ya da bir başka ifadeyle ‘sürprize açık ülke’ olduğu düşüncesinden ilerleyecek olursak, bu soruna müdahale etmenin öncelikli yolunun da hukuktan geçtiğini varsayabiliriz.
Ekonomiyi güçlendirmenin, ‘ülke notunu’ yükseltmenin, yatırım ya da para çekmenin yolu da hukuk güvenliğinden geçiyor.
Neden?