Temel, Dursun ve Cemal, ıssız bir adada yıllarca ‘çarnaçar’ yaşamak zorunda kalmışlar.
Günlerden bir gün beklenen haberci nihayet çıkagelmiş.
Sihirli lambadan çıkan cin, “Üçünüzün de tek tek isteklerinizi yerine getireceğim. Ama bir şartım var: Herkes sadece bir istekte bulunabilecek” demiş.
Dursun heyecanla öne atılmış, “Beni anneme kavuştur” demiş.
Cin, Dursun’u ışınlayıp annesiyle buluşturmuş.
Arkasından Cemal, “Ben de köyüme gitmek istiyorum” demiş, cin parmağını şıklatıp, onu da bir el hareketiyle köyüne ulaştırmış.
Sıra Temel’e gelmiş.
Temel biraz düşündükten sonra, “Son kararım” diyerek cinden şu istekte bulunmuş:
“Cemal ve Dursun, buraya, adaya geri dönsünler!”
Nasıl ama?
Benim aklıma bu geldi ama muhalefetin cumhurbaşkanı adayı kim olacak sorusu muamma olarak kaldıkça, bu ve buna benzer fıkralar daha fazla revaç bulacaktır.
MUHALEFETİN EN ZAYIF KARNI: BİRLİK İÇİNDE REKABET HALİNDE OLMA DURUMU
HDP destekli 6’lı koalisyonun her bir paydaşı, tek başına hareket etmeleri halinde siyasi hedeflerine ulaşmanın mümkün olmadığının farkında.