31 Mart seçimlerine ‘Beka tehdidi’ bağlamında mı bakmalıyız?
Yoksa, “Alt tarafı bir yerel seçim işte. Bir takım belediyelerin başkanları değişecek, 4 yıl seçim yapılmayacak, haliyle bu durum ülkenin gidişatını nasıl etkileyebilir ki” diye mi düşüneceğiz?
Beka meselesinin daha çok MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin yaklaşımında karşılık bulduğunu görüyoruz.
Ak Parti çevrelerinde de çok baskın biçimde olmasa da, yerel seçimlerin yerel seçimlerden ibaret olmadığını ihsas eden bir duruş sergilenmekte olduğuna tanıklık ediyoruz.
Öbür yanda, yani muhalefet cephesinde ise, “Acaba burada bir bit yeniği mi var” diye düşünmeye sevk edecek kadar, 31 Mart’a olduğundan fazla anlam yüklenmemesi gerektiği yönünde yapılmakta olan çağrılar var.
Normalde tersi olması beklenmez mi?