Dünkü Muharrem İnce mi, bugünkü mü?
Değişti mi, değişmedi mi?
Köprüyü geçene kadar durumu idare mi etmektedir?
Yoksa, içinden “Yahu nelerle uğraşmışız” diye mi geçirmektedir?
Soru önergeleriyle ‘türban avcılığına’ çıkan Muharrem İnce mi, “Başörtülü kardeşim” diyen Muharrem İnce mi gerçek Muharrem İnce oluyor?
Bugün söyledikleriyle geçmişte söyledikleri birbirine 180 derece zıtlık teşkil ediyorsa, bu realitenin bir izahatını yapması gerekmiyor mu?