24 Haziran seçimlerinin geride kaldığını zannediyorduk. Meğer
CHP için her gün 24 Haziran'mış... CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı
Muharrem İnce'nin seçilme serüveni meğer aslında CHP Genel
Başkanlığı hedefine kilitliymiş.
Mum ışığında
Kılıçdaroğlu'nun ve İnce'nin eşleri ile birlikte mum ışığında baş
başa yedikleri romantik yemeğin, böyle bir sonuçla ilgili herkesi
perişan etmesi hiç beklenir miydi? Belli ki bu yemeğe giderken bu
defa Kılıçdaroğlu CHP rozetini çıkartmıştı. Ama buna karşı yine
belli ki Muharrem İnce hem CHP rozetini yeniden takmış hem de kılıç
kuşanmıştı.
Burnundan geldi
Açıkçası Muharrem İnce böyle şefkatli ve muhabbetli bir liderin
yediği yemeğin burnundan gelmesine neden olduğu için ileride vicdan
azabı çekecektir. O lider ki seçim üstüne her seçimde kaybettikçe
güçlenen insanüstü bir kurultay yaratığıdır. Ve şimdi bu liderin
yediği yemeğin burnundan getirilmesi, Türk siyaset tarihine bir
kumaş lekesi gibi geçecektir.
Meğer neymiş...
Baksanıza İnce'nin yemekte olup bitenler için söylediklerine:
"- Kılıçdaroğlu'ndan bana teklif gelmedi ama benden ona bir teklif
gitti. Kendisine onursal başkanlık teklif ettim. Ben imza
toplamayacağım, ama hayır derse örgüt kendisi çözecektir bu
işi."
Kavga başlıyor
Kendisinin Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesini ve 15 CHP
milletvekilinin İyi Parti'ye ödünç verilmesini Kılıçdaroğlu'nun
liderliğinin kanıtları olarak gösteren Muharrem İnce'nin belli ki
vicdanı daha fazla yalan söylemeye müsaade etmedi. Genel Başkan
adayı olduğunda "Hep kaybettin, yine kaybedeceksin" dediği
Kılıçdaroğlu'na artık "Yeter" demenin zamanı gelmişti...
Meğer özel yemekmiş
Bahtsız Kemal Kılıçdaroğlu'nun Muharrem İnce'nin yaptığı
açıklamalara verdiği cevap, acaba İnce aynaya bakarken yüzünün
kızarmasına neden olacak mıdır? Kılıçdaroğlu İnce'nin yemek
sonrasındaki açıklamalarına şu cevabı vermişti:
"- Özel bir yemekti, bağlamından koparılması siyasi
nezaketsizlik."
Bakarsınız yarınki CHP MYK'sında, Muharrem İnce'nin partiden ihracı
talebiyle Disiplin Kurulu'na sevk edilmesi de görüşülür. Ya da
Kılıçdaroğlu Pensilvanya'dan yardım ister ve o anda Muharrem
İnce'nin kasetleri piyasaya dökülür.