Eğer yönetimler şeffaf değillerse, yarınlar hep bilmecelerle
dolu olur... Bazıları Cumhurbaşkanı Erdoğan'a dönük öfkeleri veya
eziklikleri dolayısıyla, AK Parti iktidarının da şeffaf olmadığını
ileri sürmekteler.
Bunlar mesela Cumhurbaşkanı'nın 13 Kasımda yapacağı Washington
ziyaretinde Başkan Trump'la neleri konuşacağının bilinmediğini
falan iddia ediyor.
Bunlara göre Trump'la görüşerek Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye
Cumhuriyeti'nin itibarını zedelemeyi de göze alıyor.
Tam şeffaflık
Oysa Türkiye'nin şimdiye kadar gördüğü en şeffaf yönetimlerden
biri, Erdoğan liderliğindeki AK Parti iktidarıdır. Bu iktidarın her
icraatı ve her atılan adım doğru olmayabilir. Ancak doğrular da
yanlışlar da, kamuoyu önünde ve şeffaflık içinde gerçekleşiyor.
Bu açıdan bakıldığında Başkan Trump'la nelerin görüşüleceğini de,
Macaristan dönüşünde gazetecilerin sorularını cevaplarken bizzat
Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıntıları ile açıkladı. Bu açıklamaların
bazılarını satırbaşları ile hatırlayalım:
Çeşitli sorunlar
"- Önceki akşam Sayın Trump'la bir görüşmemiz oldu. Bu telefon
görüşmemizden sonra 13 Kasım'da ABD'ye gitme kararını verdik...
Tabi ki Suriye'de güvenli bölge ve mültecilerin kendi topraklarına
geri dönüşü konularını masaya yatıracağız. Gerek S-400, gerek F-35,
gerek 100 milyar dolarlık ticaret hacmi meselelerini ele
alacağız.
FETÖ ile mücadele ve Halkbank konusunu da görüşeceğiz.
Sözler tutulmadı
- Malum, Pence'in Pompeo ile gelişinde 120 saat içerisinde
teröristlerin bölgeyi terk etmesi konusunda mutabık kalmıştık. Şu
ana kadar bunlar bölgeyi terk etmiş değiller. Aynı şekilde Rusya
ile yaptığımız Soçi mutabakatında da 150 saat içinde teröristlerin
bölgeyi terk etme sözü vardı. Onlar da bunu yerine
getirmediler.
Ortaklığa sığmayanlar
- ABD ile stratejik ortaklığımıza sığmayacak bazı gelişmeler bizi
ciddi manada rahatsız etmektedir. Bunu aşabilmek için de bu
ziyaretin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Özellikle sözde Ermeni
yasa tasarısı ve yaptırım tehditleri ile bizi yıldırmaya çalışma
gayretleri var. Sayın Trump'ın da bunun farkında olduğunu önceki
akşamki telefon görüşmesinde de hissettim."