Trump'ın Başkan seçilmesine karşı WASP ( Beyaz, Anglosakson,
Protestan) denilen "Beyaz Amerikalılar"ın gösterdiği tepki, seçimde
kaybedenlerin Amerikalı yahut Türk olmasının fark yaratmayacağını
kanıtladı.
Başta yenik Hillary Clinton olmak üzere ona yatırım yapanlar da
Trump'ın Amerikan toplumunda hangi damarı yakaladığını anlamaya
çalışmak yerine, neredeyse Trump'ın ölmesini veya görevden
alınmasını beklemeyi yeğ tutuyorlar.
Amerikalı ezikler
Amerikalı ezikler de tıpkı bizdeki kronik Tayyip Erdoğan düşmanları
gibiler... Yine de bizim ezikler Amerikalı benzerlerinden daha
fazla kural dışı davranmaktalar. Örneğin bunlardan bazıları
FETÖ'den, bazıları da PKK'dan yana olmaktan utanmıyorlar. Bir
bölümü de "15 Temmuz'daki darbe girişimi neden başarısız oldu" diye
neredeyse matem tutacaklar. Hatta tankların önünde duran insanlara
öfke kusanlar bile yok mu?
Bu noktada bizlerle Amerikalıların ortak davranışlarımızı ve
huylarımızı tahlil etmekte galiba yarar vardır.
Farkımız ne?
Geçen yıllardan birinde bir Amerikalı diplomat biz gazetecilerden
oluşan küçük bir topluluğa "Türk olmanın diğer milletlerden farkı
nedir" diye sorduğunda hepimiz başka şeyler söylemiştik. Sonra biz
de ona "Amerikalı olmanın farkı ne" diye sorunca "Biz Anayasamıza
çok bağlıyız" diye cevap vermişti. Aradan yıllar geçip de
"Guantanamo hukuku" ile Amerikan Anayasası'ndaki "Hukukun
üstünlüğü" kavramının rafa kaldırıldığını görünce, aramızda fazla
fark olmadığını bir kez daha düşünmüştüm.
Sevgili arkadaşım Ali Saydam Akşam'da yazarken, bir yazılım şirketi
yöneticisi olan Ali Güven'in "Türk olmak" diye başlayan cümleyi
tamamlayan saptamalarını yayınlamıştı... Bunlardan bazıları
şöyleydi: