CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin
cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin alabileceği oy oranlarına
ilişkin değerlendirmesi, hem çarpıcı hem de acıklıdır.
CNN yayınında "İnce'nin alacağı oy oranı yüzde 29-30-32 bandında
görünüyor" diyen Kılıçdaroğlu'nun "İnce oyların yüzde 50'sinden
fazlasını alır" demeye dili varmamıştır.
Ne yaparsa yapsın
Yani Muharrem İnce meydan konuşmalarında isterse bisiklet yerine
uzay aracına binsin, isterse her sokağa çıkışında abdest almaktan
öteye kurban kessin faydası yoktur... Çünkü kendi partisinin genel
başkanı bile, İnce'nin ilk turda Cumhurbaşkanı olamayacağına karar
vermiştir. Partisinin gelecekteki en önemli görevlisinin "TBMM Grup
Başkanı" olacağını düşünmekte ve "Parlamentoda ben partimin grup
başkanı olacağım" demektedir.
Mide bulantısı
Alman devlet adamı Bismarck (1815-1898) "Sosis imalatı ve siyasi
pazarlıklar halk önünde yapılmaz.
İkisi de mide bulandırır" demiş ya... Fransa Devlet Başkanı Macron
da, Trump'la yaptığı telefon konuşmasını sosis imalatına
benzetmiş.
Konuşmanın ayrıntılarını açıklarsa kamuoyunun midesinin
bulanacağında şüphe etmiş.
Bizim bulandırıcılar
Aslında Bismarck'ın bu özdeyişi evrensel ölçüde değer
taşımaktadır.
Mesela Türkiye'de bazı siyasetçilerin FETÖ'yle, bazılarının da
PKK'yla yaptıkları pazarlıklar halk önünde yapılsalardı, herhalde
hepimiz mide bulantısından yakınırdık. FETÖ'nün devlete ve hemen
her kuruma sızmasına karşı mücadeleyi sürdüreceklerinden hiç söz
etmeyen siyasetçiler yok mu meydanlarda?
Gözünü ve kulağını Ankara yerine Kandil'e dikmiş ve belediyelerinin
kaynaklarını sokak savaşlarına aktarmış PKK âşığı siyasetçileri
özgürlük savaşçıları olarak sunanlar yok mu meydanlarda?
24 Haziran seçimlerine günler kala hepimiz her şeyi
görüyoruz...