Halkoyu ile seçilmiş Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın anayasal ve
siyasal konumunu görmek yerine anlamsız çıkışlar yapanların, bir
durum muhakemesi yapmaları da galiba kaçınılmaz bir gerektir. Bu
çıkışları yapanların bazıları "Eski"ye takılmış
durumdalar.
4'üncü kuvvet mi?
Bunlardan bazılarına göre Cumhurbaşkanı "4'üncü Kuvvet"tir...
Yasama, yürütme ve yargı üçlemesine dayalı kuvvetler ayrılığı
onlara yetmediği için, bunlara göre Cumhurbaşkanı bu üç erkin
yetkilerine de sahip 4'üncü kuvvet konumunda. Eski Cumhurbaşkanı
Sezer de kendisini Cumhurbaşkanı olmaktan öteye, aynı zamanda hem
Anayasa Mahkemesi ve hem de Danıştay başkanıymış gibi görmedi mi?
Kanunları geri gönderirken veya tayin kararnamelerini geri
çevirirken, yargıç gibi davranmadı mı?
Senato mu?
Örneğin 1961'den 1980'e kadar Türk anayasal sisteminde "Senato"
vardı. Eskiye takılmış olanlardan bazıları da Cumhurbaşkanı'nın
Senato'nun işlevlerini de üstlendiğini düşünüyorlardı. Mesela Sezer
de kendisini, TBMM çoğunluğunu dizginlemekle görevli ve muhalefetin
çoğunlukta bulunduğu ikinci bir yasama organı gibi görmedi mi zaman
zaman?