Siyasi tarihimizde bazen kalkınma hamleleri bazılarını mutsuz eder.
Bunları somut bir şekilde yasaklamaya çalışanlar bile vardır.
Biz en son bunu Gezi kalkışması sırasında gördük.
İstanbul Havalimanı, Üçüncü Köprü falan yapılmasın denildi.
Bereket Cumhurbaşkanı Erdoğan duruma hâkim oldu ve bütün eserler tamamlandı.
Şimdi heyecanla Çanakkale Köprüsü'nün hizmete girmesini bekliyoruz.
ATATÜRK, BAYAR'A GÜVENİYORDU
Bunun geçmişteki uygulamalarını bana rahmetli Celal Bayar anlatmıştı.
Rahmetli cumhurbaşkanı ile 102 yaşına kadar sıklıkla sohbetler yaptım.
Bunları iki kitap halinde yayınladım da.
Bayar şunu anlatmıştı: Cumhurbaşkanı Atatürk, Başbakan İsmet İnönü'ye büyük yetkiler vermişti.
Ancak İktisat Bakanlığı'na getirdiği Celal Bayar'a da çok güveniyordu. Ne var ki Celal Bayar'a herkes güvenmiyordu.
Mesela, Karadeniz'de demir-çelik tesisi yapmak istediği zaman, Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak, bunun denizden bir top atım mesafede olmasını istemişti.
Aynı şekilde İzmir kâğıt fabrikasını da protesto etmişti. Mareşal Fevzi Çakmak'a göre, güneş battıktan sonra kıyılarda kâğıt fabrikasını çalıştıracak Almanların bulunması tehlikeli olacaktı.
Bir örnek de Gemlik suni viskoz fabrikasından verilebilir. Mareşal Çakmak, bu fabrikanın su deposundan İtalyan denizaltıları geceleri gelip su alır diye ürküyordu.
ERDOĞAN'A DA YAPTIRMAK İSTEMEDİLER
Kısacası, İktisat Bakanı Celal Bayar'ın hiçbir büyük tesisi yapabilmesi mümkün değildi.
Celal Bayar dedi ki: "Sonunda Atatürk'e gittim 'Paşam, bu Fevzi Çakmak varken benim hiçbir yatırım yapmam mümkün değil' dedim."
Atatürk bu sözleri duyunca gülmüş ve Bayar'a, "Ne yaparsan yap, beni bu adamla karşı karşıya getirme" demiş.
Bizim demokrasi tarihimizde böyle hikâyeler de var.
Tayyip Erdoğan A'dan Z'ye Türkiye'yi yenilerken bazıları buna neden öfkeleniyor, anlamak mümkün.