Önce 1400'ler İspanya'sında bir çeşit soykırıma uğrayan, daha
sonra 1800'lerde Doğu Avrupa'da "Pogrom" denilen kırımlara hedef
olan ve Hitler Almanya'sında "Holokost" kurbanı olan Yahudilerin
kurduğu İsrail'in Filistinlilere karşı böylesine insafsız
davranmasını anlamak kolay değil.
Yahudi düşmanlığı
Neticede anti-Semitizm hâlâ varlığını sürdüren bir nefret
akımıdır... Sheakespeare'in "Venedik Taciri"nden bu yana yüzyıllar
geçmiş olmasına rağmen, bugün başta Fransa olmak üzere bazı Avrupa
ülkelerinde, Yahudi düşmanlığı hiç dinmemiştir. Düşünün ki büyük
besteci Wagner kendisine rakip gördüğü Mendelssohn'u, patronu olan
Bavyera Kralı 2'nci Ludwig'e kötülemek için, Mendelssohn'un
eserlerini değil Yahudi kökenli olmasını göstermiştir.
İsrail bu mudur?
Bütün bu gerçeklerin kitaplarda kaldığını kabul etsek bile, Nazi
zulmünden ve soykırımdan kurtulan Yahudilerin kurduğu İsrail
devletinin, Filistinlilere karşı bir nevi soykırım uygulayan
saldırgan bir ülkeye dönüşmesini anlamak kolay değildir. İsrail'in
kuruluşunu ilk tanıyan ülkelerden biri olarak biz Türkiye'nin de
bugünkü tabloyu anlayabilmemiz de pek mümkün değildir.
Farklı görüşler
Biliyoruz ki bütün İsrailliler ve dünyadaki Yahudi diyasporasının
tümü, Netanyahu yönetimindeki, İsrail'in bu görünümünden mutlu
değiller... Ayrıca İsrail iç siyasetinin güncel konularından biri
olan Netanyahu hakkındaki yolsuzluk iddialarının da, Kudüs'e ABD
büyükelçiliğinin taşınması ile ve Filistin'deki katliamla ikinci
plana düşürüldüğü kimsenin gözünden kaçmıyor.
Bu gidişin sonu yok
Dileriz İsrail'de aklı başında olan ve tarih bilincine sahip bir
yönetim iktidara gelir. Çünkü İsrail'in içinde bulunduğu
coğrafyanın insanlarına düşman olarak ve kendisine dost görmediği
ülkeleri tehdit ederek sonsuza kadar barış ve huzur içinde yaşaması
mümkün değildir.
Amerika çok uzakta
Her alarm sesi duyulduğunda sığınaklara koşan bir ülkenin
vatandaşları olmak insanları yorar. İşgal altındaki toprakların
insanlarını yok saymak ve işgal edilmiş Kudüs'ü kendi malıymış gibi
görmek, sonunda böyle davrananların büyük felaketlerle
karşılaşmasına sebep olur. Ve o gün geldiğinde ABD'nin deniz aşırı
uzaklıkta olduğu iyice anlaşılır.