Bir cümleye takılıp yıllarımızı anlamsız kavgalarla geçirirken,
gerçekten önemli gelişmeleri değerlendiremediğimiz olmuyor mu?
Mesela "Amerika Öcalan'ı Türkiye'ye teslim ederken, aynı anda neden
Fetullah Gülen'i teslim aldı" sorusunun cevabını hâlâ bilmiyoruz.
Düşünün ki bu olaylar 1999'da yer aldı. Ve bugün, aradan bunca yıl
geçmiş olmasına rağmen, PKK ve FETÖ Türkiye'nin kriz gündeminin en
önemli iki maddesi...
Arşivden eski MİT Müsteşarı Büyükelçi Sönmez Köksal'ın bu konudaki
değerlendirmelerini çıkardım. Önce Türkiye ile "Eski Irak"
arasındaki ilişkilere PKK açısından nasıl baktığını
hatırlayalım:
88-98 arası
"-PKK olayı, 84'te başladı. 99'a kadar sürdü. O dönem içinde
Irak'la imzalanmış olan, "sınır güvenliği mutabakat zaptı" diye bir
belge var idi. Her yıl uzatılırdı. 15 Ekim 1984'te imzalanmıştı. O
çerçevede belirli sürelerle, 72 saati geçmemek ve 5 kilometreyi
aşmamak üzere, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Irak sınırlarından
içeriye girmesi hukuken tanınmıştı. Ayrıca daha büyük operasyonlar
gerektiğinde de bizim Genelkurmay Başkanımızın gönderdiği yazılı
bir mesajla bu tür operasyonlar hep yapıldı."
Ve Öcalan'ın teslim edilmesi olayına bakarken Köksal şu
değerlendirmeyi yapmıştı:
Öcalan'ın teslimi
"-1999'da Öcalan paketi teslim alındı. Ve ondan sonra görebildiğim
kadarıyla 2003 yılına kadar ki, o dönem Amerika henüz Irak'ta
değil, Öcalan'ın teslim edilmiş olmasından dolayı örgüt belirli bir
dağılma ve demoralizasyon aşamasındaydı. O dönemde maalesef
yapılması gereken bir sürü şey yapılmadı. O dönem aslında
teşkilatın, örgütün üzerine tam gücüyle gidebileceği bir dönemdi.
Ne mali kaynakları deşifre edildi, ne diğer ülkelerdeki
yapılanmaları çözümlendi, ne lider kadrolarına karşı operasyonlar
düzenlendi vs. vs. Velhasıl o fırsat kaçırıldı. Niçin teslim
alındığı da bilinmediği halde paket siyasilere seçim
kazandırdı."