Siyaset değişken olgulara dayalı, gelecekte ne tür kararları
gerektireceği hiç belli olmayan bir meslektir.
Bu değişkenlik iç siyaset için olduğu gibi dış siyaset için de
geçerlidir.
Akıllı ve bilinçli siyasetçileri diğerlerinden ayıran özellik ise
büyük konuşmamaktır.
ESAD GÜÇLENİYOR
Bugün tüm bölgeyi ve bu arada Türkiye'yi de derinine etkileyen
gelişme, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın zor günleri geride
bırakmış olması değil midir?
Esad'ın Suriye topraklarının bütünlüğünü sağlamak için İdlib'e
dönük askeri hesaplara girmesi, sade bizim için değil, Amerika ve
Rusya için de yeni hesapları gündeme getiriyor.
YANILGILAR
Günü gerçekçi biçimde değerlendirmek yerine kısa sürede
geçerliliğini yitiren ezberlere dayalı siyaset oluşturanlara bir
örnek ABD'dir. Arap Baharı rüzgârlarının Suriye'de de Esad'ı
devireceğini hesap eden Amerika'nın bu tahmini yanlış çıkmıştır.
Ancak Amerika bu yanlışta ısrar etmekte ve Esad'ın askeri
harekâtına zaman zaman bomba ve füzelerle müdahale etmektedir. Bu
müdahalelere gerekçe olarak da Esad'ın zehirli gaz kullandığı
gösterilmektedir. Şimdi nüfusu sığınmalarla birlikte milyonları
bulan İdlib de, bu senaryonun içinde gibi görünüyor...
SONUÇLAR ORTADA
Bütün bu anlattıklarımın Türkiye'yi doğrudan ilgilendirdiğini
görmemek mümkün değildir. Biz Türkiye olarak Hafız Esad rejiminin
sona erdiği yanılgısına, ABD ile birlikte düşmüştük. Bu yanılgının
rüzgârında, Rusya'nın neden Esad'ın yanında yer aldığını da,
İran'ın Esad'ın yanında yer almasının ne anlama geldiğini de tam
tahlil edemedik. Ve şimdi de Esad'ın artık bizim sınırlarımıza
kadar dayanan toparlanmas...