Süleyman Demirel, Turgut Özal, Necmettin Erbakan ve şimdi de
Binali Yıldırım... Başbakanlık koltuğunda nöbet yine Teknik
Üniversitelilere geçti.
Yıllar önce Recai Kutan'la sohbet ederken "Bizim gençliğimizde
mühendis olmak özenilen bir hedefti. Ama sonra siyasete gireceğimi
bilseydim ya hukuk ya da siyasal bilgiler okurdum" demişti. Genç
kızlar için de ideal koca adayları önceleri valiyken, kaymakamken,
sonraları da "Hem mühendis, hem de katı var" söylemi öncelik
kazanmamış mıydı?
"GAP'ı gaptırmam"
Sonuçta "Politikacı" ile "Teknokrat"ın birlikteliğinden doğan
"Politokrasi" yeniden siyasetin merkezinde... Barajları, köprüleri,
tünelleri ve büyük alt ve üst yapı projelerini isimleri ile özdeş
kılmayı hedefleyen siyasi kadroların bir temsilcisi de, Binali
Yıldırım değil midir? Turgut Özal'ın sahip çıkması üzerine Süleyman
Demirel'in "GAP'ı kimseye gaptırmam" dediğini unuttunuz mu?
Erdoğan çizgisi
Yeni Bakanlar Kurulu için ana siyasetin belirleyicisinin
Cumhurbaşkanı Erdoğan olacağını artık Mısır'daki sağır sultan da
duymuştur. Ama bu Bakanlar Kurulu'na yapacak iş kalmadığı anlamına
gelmiyor. İcracı bakanlar, kendi alanlarındaki yatırımların
zamanında tamamlanması, aksayan hizmetlerin düzeltilmesi ve yarının
Türkiye'sine dönük projelerin üretimi için, bütün hünerlerini
sergileyeceklerdir.