Tarihin her gün yeniden inşa edildiğini yaşayarak görüyoruz.
Düşünün herkes için aynı olan takvim günleri, bazı ülkeler için
tarihi dönüm noktalarıdır.
Mesela ben 4 Temmuz deyince Amerikan Bağımsızlık Savaşı'nın
başlamasını, 5 Mayıs deyince de Fransız İhtilali'nin başlamasını
hatırlarım.
Bir de bizim takvimlere bakın...
Yani 29 Ekim tabii ki Cumhuriyet'in kuruluşu, 23 Nisan TBMM'nin
açılışı...
Bizim de böyle tarihi günlerimiz var.
15 TEMMUZ UNUTULMAZ
Ancak Türkiye'de bir de tarihi günler enflasyonu var.
27 Mayıs, 12 Eylül ve 28 Şubat gibi.
Bu günler ancak yaşandıkları dönemde bir anlam ifade ederler.
Şimdi birisi "12 Eylül" desin, kimin aklına ne
gelir ki?
Ya da "28 Şubat" denilince sadece demokrasiye
tecavüz etmeyi seven subaylar ve gazeteciler hatırlanıyor.
Tarihe bu açıdan baktığınızda Türkiye'ye uzun vadede anlam ifade
edecek bir gün olan "15 Temmuz"u unutmayalım.
15 Temmuz, halkın elbirliğiyle darbecilerle mücadele etmesidir.
Yani darbeler döneminin sonudur.
Bunun gibi siyasi tarihimize damga...