Türkiye ile Amerika arasında zaten uzlaşılan konulardan daha çok
anlaşmazlık konuları var. Bunların başında 15 Temmuz 2016 darbe
girişiminin faili olduğu kanıtlanan FETÖ elebaşına Amerika'nın
kucak açması var. Bunun yanında FETÖ güdümlü Halkbank Davası ve
Rıza Zerrab'ın durumu bile başlı başına bir problem kaynağıdır.
Eski güzel günler
Ne var ki geride kalan problemlerle dolu günleri özleyeceğe
benziyoruz.
Donald Trump'ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı
konuşmanın içeriği de üslubu da, önümüzdeki dönemde Amerika ile
yeni ve sıcak ihtilaflar yaşayacağımızı gösteriyordu.
Örneğin İran'ı tehdit ederken, bu ülkeye uygulanacak yaptırımları
çiğneyecek ülkeleri de tehdit ediyordu. Bizim enerji ihtiyacımızın
önemli bölümünü İran'dan sağladığımızı ve bunun da devam edeceğini
düşünürsek, bir sıcak ihtilaf noktası şimdiden görülebilir.
Tehlikeli bekleyiş
Bir diğer önemli konu da Suriye toprakları içinde ve bizim
sınırımızda Amerika'nın PKK/PYD teröristlerini silahlandırması ve
adeta bir yeni Kürt devleti kurulması için çaba harcamasıdır.
İdlib'e dönük teröristlerden ve ağır silahlardan arındırılma süreci
Fırat'ın doğusunu da içine alırsa, bir diğer sıcak ihtilaf ve hatta
çatışma noktası gündeme gelebilir. Filistin yok mu?
Trump Amerika'sının körü körüne İsrail'i her konuda desteklemesi ve
Filistin gerçeğini yok sayması da, Türkiye ile ciddi bir yol
ayrılığının işareti değil midir? Ya da Türkiye'de ev hapsindeki
ajan papaz Brunson'un yargılanmasının Amerika tarafından yok
sayılması da, böyle bir kriz konusudur. Evine dönsün
Bu arada Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi aldığı için Çin'e
yaptırımlar uygulayan Trump Amerikası, acaba bu sistem Türkiye'ye
de geldiği zaman ne yapacaktır? Şu anda dünyanın kabadayısı rolü
oynayan Donald Trump'ın en kısa zamanda Beyaz Saray'dan ayrılıp
Tr...