Kremlin'den yapılan açıklamaya göre Putin, 3-4 Nisan'da
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine Ankara'yı
ziyaret ediyor. Bu ziyaretle, gelişen Türkiye- Rusya ilişkileri
yeni bir aşamaya gelecek. Türk-Rus Üst Düzey İşbirliği Konseyi
çalışmaları ertesinde Putin ve Erdoğan videokonferans yoluyla
"Akkuyu Nükleer Güç Santralı"nın temelini de atacaklar. Bu ziyaret
vesilesi ile devletlerin birbirleri ile sağlıklı ilişki
sürdürmelerine Putin'in bakış açısından bakmakta yarar vardır.
Ulusal çıkarlara saygı
Uluslar arasındaki ilişkilerin sağlıklı yürümesini Rusya
Federasyonu Başkanı Putin şöyle değerlendiriyor:
- Her devletin hayati önemde ulusal çıkarları vardır. Devletler
birbirleri ile ilişkilerini sürdürürlerken karşılıklı olarak bu
ulusal çıkarlara saygı ve özen gösterirlerse, ilişkiler de sağlıklı
gelişir...
Karşılıklı anlayış
Putin'in son olarak yayınlanan belgeselinde, ona şu soru
soruldu:
- Türkiye ile yakın ilişki içindesiniz. Ama Türkiye Kırım'ın ilhakı
kararını veto eden ülkeler arasında yer aldı. Bu durum dostluğu
zedelemedi mi?
Putin'in cevabı ise özetle şöyleydi:
- Türkiye'de Kırım'dan göç etmiş insanların oluşturduğu milyonlarca
insan var. Bir Türk siyasetçisi bunları hesaba almadan bir karar da
veremez... Ancak biz Rusya olarak Ukrayna'nın yasakladığı Kırım
diline özgürlük tanıdık. Bunun yanında Kırımlıların ve tabii
Tatarların da yaşamlarına çok önemli katkılar sağlıyoruz. Türkiye
bunları da görüyor.
Sorumlu davranış
Kırım'ın ilhakında izlediğimiz çizginin benzerini çok yakın
geçmişte, İngiltere'de zehirlenen ajan Skripal konusunda
uluslararası camianın Rusya'yı kınaması kararına biz de katılarak
tekrarladık. Ancak İngiltere ve ABD'nin ve NATO ülkelerinin
yaptıkları gibi Türkiye'deki Rus diplomatları sınır dışı etme
kararını da almadık. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya
Zaharova, Türkiye'nin, bir NATO ülkesi olmasına rağmen ittifaktaki
pek çok müttefikinin aksine Rus diplomatları ülkeden gönderme
kararı almamış olmasına ilişkin soru karşısında şunları
söylemişti:
"- (ABD ve İngiltere'den gelen) bu baskıya boyun eğmeyip Rusya
karşıtı yaptırım kararları almayan ülkeler hem Rusya ile ikili
ilişkileri bakımından hem de uluslararası hukuk bakımından sorumlu
davrandılar."
Örnek olmalı
Evet... Erdoğan ve Putin arasındaki yakın diyalogla da simgelenen
Türk-Rus dostluğu, iki ülkenin birbirlerinin hayati çıkarlarına
saygı göstermeleri ile çok sağlıklı gelişiyor. Keşke bu sağlıklı
ilişki modeli, hem müttefik hem de stratejik ortak olan Türkiye ile
ABD arasındaki ilişkilere de örnek olsa. Keşke mümkün olsa da ABD
artık soğuk savaşın bittiğini kabullense ve düşman üretiminden
vazgeçse. Vekalet savaşlarına son verilse.