Yıllardır tanıdığınız, aynı sofraları paylaştığınız, ortak heyecanlarla yüreklerinizin titrediği ve gözlemlerine güvendiğiniz insanlar, şu sıralarda sanki başka ülkelerde yaşamışlar ve sonu kötü biten demokratik denemelerin ve sivilleşme çabalarının acılarını yaşamamışlar gibi davranıyorlar... Şairin "Ya sen ölmedin ya da biz yaşamadık" dediği gibi bir durum bu...
Düşünebilir miydiniz?
Patlayan balonların, bozulan ezberlerin sanki hiç farkında değiller
bunlar... Kemalizm'in kaynağı olarak bilinen Silahlı Kuvvetler'in
generallerinin, savaş pilotlarının FETÖ'cu olacaklarını kim tahmin
edebilirdi ki? Yargıçların, savcıların, emniyet müdürlerinin,
kaymakamların beyinlerinin bu kadar kolay yıkanabileceğini düşünen
çıkmış mıydı acaba?
Vicdanları sızlamadı mı?
Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana görmezden gelinen "Kürt
Realitesi"ni güvenlik alanından siyasetin gündemine taşıyan AK
Parti iktidarının karşısına PKK terörünü çıkartmak, bu ayıbın
mimarlarının vicdanlarını hiç mi yaralamadı? AK Parti'nin Anayasa
değişikliği olmasaydı, Kürt seçmen tabanına dayalı bir partinin
kapatılamaması ve TBMM'de grup kurması mümkün olabilir miydi?
Seçilmiş belediyelerin kendilerini seçenlere hizmet etmek yerine
tünellerle teröristlere servis vermeleri doğal mıydı?
Balık hafızalılar