Hep vurgularız ya, giderek tuhaf bir ülke oldu Türkiye...
Ve yaşama egemen olan pervasızlık bu tuhaflığı yalnızca artırmıyor aynı zamanda olağan hale de getiriyor... Tehlike de burada zaten!..
Siyasetinden ekonomisine, sporundan medyasına ve politikacısından sıradan yurttaşına kadar ne yazık ki toplumu esir alan tuhaflıklar yaşamın her alanına daha çok hâkim olmaya başladı...
10 milyon Yeşil Kartlının yaşadığı bu ülkede, açlık sınırındaki yurttaşların sayısı giderek artarken, işsiz kitleye her gün yenileri eklenirken ve gıda fiyatları açlığı dayatacak kadar zirve yaparken, siyasetin başı pahalılığı bile gerçek dışı bulabiliyor!!!
Ve bu derin paradoks "800 liralık gömlek"le pazar yerinde pahalılığa isyan eden "muhalefet" milletvekillerinin yarattığı çelişkiyle de ucuzladıkça ucuzluyor, millet ise kime güveneceğini şaşırıyor...
Açlık, yoksulluk, işsizlik, çocuğuna pantolon alamadığı için intihar eden babalar, sokaklarda kendilerini yakan çaresizler, kuşkulu fabrika yangınları ve kapanan binlerce iş yeri, döviz rantiyesinin pervasızlığı ile kötü yönetim sisteminin içinde giderek kaosa dönüşürken, toplum ne yazık ki uyutulmuşçasına izliyor gidişatı... İşte en tuhafı da burası...