6 Mayıs'ın üzerinden 6 gün geçti ama Türkiye halen YSK'yı, siyasal baskıyı, hak-hukuk mücadelesindeki aksaklığı, demokrasiye vurulan darbeyi ve İmamoğlu'na yönelik haksızlığı konuşuyor...
Toplumun tepkisinin sürmesi umut verici ama seçimin 23 Haziran'da yapılacağı da bir gerçek...
Bu nedenle CHP'den İYİ Parti'ye, ittifakı destekleyen diğer siyasal gruplardan kitle örgütleri ve hatta toplum önderlerine kadar her kesimin havanda su dövmek yerine, "23 Haziran'ı nasıl kazanırız" hesaplamasına odaklanması gerekiyor...
Siyasal rakiplerin; devlet, bürokrasi, tarikat-cemaat ve rantiyenin desteği ile nasıl stratejiler üreteceği, hangi taarruzlara yöneleceği az-çok bilinmesine rağmen, yine de politik mücadelede karşıt grupların neler yapabileceği hiç belli olmaz...
Muhalefet işte bu yüzden 6 Mayıs'taki hukuk darbesinin sarsıntısını artık bir tarafa bırakarak, İstanbul üzerine düşünmeli, tartışmalı, strateji üretmeli ve harekete geçmeli...
Çünkü boş tartışmalar, gereksiz çıkışlar ve oyalamacalar toplumun kafasını bulandırmaktan, gelecek kaygısını büyütmekten ve kararsızların sayısını arttırmaktan öteye gitmeyecek...