Türk ekonomisine ilişkin gerçekleri, verileri ve tabloları ekonomist geçinen kafası karışık yandaşlardan çok, sosyal medyadaki bağımsız-bağlantısız uzmanların paylaşımlarından takip edin...
Çünkü bu ülkede sırtını yandaş medyaya ve tabii ki hükümete dayayan gazeteci-yazar kılıklıların memleketi güllük gülistanlık gösterme zerzevatçılığı öylesine kötü kokmaya başladı ki, bilmeyen de, her şeyin bolluk bereket içinde olduğu, ucuz ve kolay erişilebildiği bir ülkede yaşadığımızı sanabilir...
Oysa ülkenin kahredici acı gerçekleri çarşı pazar fiyatlarından altın-döviz borsasına, hayat pahalılığının insanı çıldırtan tablosundan vurguncu takımının yoksullarla aralarındaki uçurumun büyümesine kadar bir çok alanda net biçimde görülüyor...
Sosyal medyada bağımsız-bağlantısız insanların altın fiyatından dövizin son bir yılda nasıl çılgınca yükseldiğine, otomobil fiyatlarından konuta, çarşı pazar fiyatlarından marketlerdeki kazıklara kadar tüm rezaletleri belgeleriyle, fotoğraflarıyla deşifre ettiği öylesine şoke edici ekonomik manzaralar var ki, bu ülkenin nasıl yoksul-zengin dengesizliği içerisinde, dar gelirliyi boğan, milleti açlığa- sefalete sürükleyen kahredici bir sürecin girdabında boğulduğunu anlatmaya yetiyor...
Corona salgını nedeniyle en az 3 milyon kişinin işine son verilen bir ülkede, 30 milyonu aşan icra dosyaları, 500 milyara ulaşan kredi-haciz-borç batağı, en son Türk-İş'in açıkladığı 8 bin lira civarındaki "yoksulluk sınırı"nın gerekçesini de anlatıyor ama, milleti kandırmayı alışkanlık haline getirenler ekonomiyi pohpohlamaktan geri durmuyor...
Emekli maaşı tehlikede!..