Öcalan sadece devletin içinde değil PKK’nın içinde de çözüm/barış karşıtı odakların var olduğunu, devlet içindeki odakların Recep Tayyip Erdoğan’ı, PKK içindeki unsurların da kendisini tasfiye etmek için fırsat kolladıklarını söylüyordu.
Bugün yaşananlar PKK içindeki bu odakların harekete geçtiğinin bir ifadesi.
Öcalan’ın silahların bırakılmasına yönelik çağrısına rağmen tekrar silahlı unsurların başını uzatmış olmaları ve HDP’nin de bu çözüm karşıtı güçlerin siyasi temsilciliğini yapması Öcalan’ın fiilen tasfiye edilmek istendiğini gösteriyor.
Görünen o ki Erdoğan devlet içindeki unsurları temizlerken Öcalan kendi örgütünde bunları temizleyememiş.
Öcalan’ın zahiren yüceltiliyor olmasına rağmen her seferinde bu odakların kendini boşa çıkartan hamleleriyle karşılaşıyor olması gerçekte neye muktedir olup olmadığının da bir göstergesi niteliğinde.
Diyadin saldırısı çözüme sıkılan kurşun olduğu kadar Öcalan’ın iradesine yöneltilmiş bir tür meydan okuma biçiminde de yorumlanabilir.