Edebiyatımızın iyi dergilerinden Hisar’ın güçlü şairi Mehmet Zeki Akdağ’ı da ebedî âleme yolcu ettik. 29 Ağustos Çarşamba günü vefat eden şairimiz, ertesi günü Karaman’ın Sarıveliler ilçesine bağlı Göktepe kasabasında, Merkez Camii’nde kılınan öğle namazının ardından aile mezarlığına defnedildi. Edebiyat dergilerinin aranan şairi Akdağ’ın vefat haberini, kızı Ferdağ Hanımdan almıştım. Zeki ağabey yıllardır rahatsızdı, evden dışarı çıkamıyordu. 89 yaşında Hakka yürüdü. Bir şiirinde, “Anacığım çağırıyor / Bir türküde demin beni / Türkülerle doğmuşum ben, / Türkülerle gömün beni.” diyordu. Edebiyat çevrelerinde “Günümüzün Karacaoğlan’ı” olarak tanınan Akdağ, 28 Haziran 1929 tarihinde Göktepe kasabasında doğdu. Temel eğitimini tamamladı, orduya katıldı. 1968’de astsubaylıktan emekli olduktan sonra gazeteciliğe başladı. Milliyet, Akşam, Bayrak, Güneş, Yeni İstanbul, Son Posta, Hergün ve Ortadoğu, Ayyıldız gazetelerinin çeşitli kademelerinde çalıştı. Başta Hisar ve Türk Edebiyatı olmak üzere bir çok dergide şiirleri yayımlandı. Şiirden hiç kopmadı, 30 civarında şiiri bestelendi ve okundu. Sevilen, sayılan, mütevazı, çelebi bir insandı. Şiir kitapları: Kırkikindi (1967), Dar Saat (1973), Uzun Hava (1991), Önce Şiir Vardı (1999), Yağmura Duran Bulut (2. Baskı, 1999), Boşa Çiğnemedim Yalan Dünyayı (2002) Yaşarken onun hakkında üç önemli toplantı düzenledik. İlki TYB İstanbul şubesinde gerçekleşti. Yönettiğim o toplantıda rahmetli şair Sedat Umran ile edebiyatçı ağabeylerimiz A...