Mehmet Nuri Yardım Milat Gazetesi

Pis Kovboy                                                                           

         Çocukluğumda mahallemizi haraca bağlayan, astığı astık kestiği kestik bir nevzuhur kabadayı vardı. Canı sıkıldıkça, parasız kaldıkça semtimize...

15 Ağustos 2018 | 4.195 okunma

         Çocukluğumda mahallemizi haraca bağlayan, astığı astık kestiği kestik bir nevzuhur kabadayı vardı. Canı sıkıldıkça, parasız kaldıkça semtimize bulaşır, mahallenin çocuklarına dadanır, yollarını keser, harçlıklarını ellerinden alır, zulmünü yaptıktan sonra da iğrenç bir şekilde sırıtarak geçer giderdi. Çocuklar ilk başta ondan korkup çekiniyorlardı. “Neme lâzım belaya bulaşmayayım.” diyerek ondan uzak duruyorlardı. Ancak bu hâl, küstah delikanlıyı daha da cesaretlendiriyor, “Bana kimse yan bakamaz, ben bu mahallenin efesi, kabadayısı, eşkıyasıyım.” diyerek horozlanıyordı. Onun bu hâl ve hareketleri, hepimizin canına tak etmişti. Bezdiğimiz bu belâdan kurtulmalıydık artık. Bir gün yine bu serserinin mahalleye yanaşacağını duyduğumuzda bütün arkadaşlar toplanıp bir karar verdik, onu sokağımıza sokmayacak, yanımıza yaklaştırmayacaktık. Başa baş dişe diş adamakıllı bir harp yapacaktık. Herkes sapanını yanına aldı. Mermileri ceplerimize doldurduk ve pusuya yattık. Kimimiz kerpiç evimizin penceresinde, kimimiz, bahçe duvarında, kimimiz sokağın görünmeyen izbe bir köşesinde, bodrumunda veya evimizin damında beklemeye başladık. Hepimiz sokağa girecek olanı görebiliyor, onu dört gözle bekliyorduk. Üstelik herbirimiz keskin nişancıydık, attığımızı vururduk. Düşmanımız her zamanki gibi ceketi omuzunda, kundurasının topuğuna basarak, elindeki tesbihi salllayarak sokağımıza girdi. Ortada kimsecikleri görmeyince şaşırdı önce. İşaret verilince hepimiz sapanlarımızdaki mermileri bu küstah ve gaddar delikanlının üstüne fırlattık. Kurşunlar yağmur gibi üstüne yağıyordu. Kafasına, gözüne, eline, koluna, ayağına... Neye uğradığını bir an şaşırıp öylece kalakaldı. Çok geçmeden mahallelinin birlik olup kendisine saldırdığını anladı sonra. Yara bere içindeydi. Durdu, sırtını döndü ve arkasına bakmadan d...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sanat Her Derde Devadır 02 Eylül 2018 | 3.537 Okunma M. Zeki Akdağ 01 Eylül 2018 | 178 Okunma Sevinç Çokum 29 Ağustos 2018 | 3.578 Okunma Anadolu’daki ilk büyük destanımız 26 Ağustos 2018 | 5.719 Okunma Haldun Taner 25 Ağustos 2018 | 213 Okunma