Yenikapı ruhu önemliydi. Yalnızca bir kesim değil, toplumun her
kesimi buluşmuştu Yenikapı'da.
Herhangi bir partinin meydan gösterisi değildi.
Yeni Türkiye için son derece büyük bir adımdı.
Umutlanmıştık.
Meselenin vatan olduğunu herkes anladı diye sevinmiştik.
Şehitlerimizin acısını azaltmıştı.
Gazilerimizin yarasını unutturmuştu.
Türkiye, düşmanların maksadını anladı diyorduk.
Tek yürek olmayı bilmek ne güzeldi.
Büyük bir birlik sağlamıştık.
Koca meydan dar gelmişti de Sarayburnu'ndan Bakırköy'e, deniz
kıyısından Aksaray'a kadar her taraf kıpkırmızıydı.
Denizin üstü dâhil bütün sokaklar, caddelerde tıpkı Yenikapı
meydanındaki gibi yalnızca ay-yıldızlı bayrağımız
dalgalanıyordu.
Havadan çekilen fotoğraflar tapu gibi duruyor arşivlerde.
Vatan sevgisinin işareti.
Vatan savunmasının belgesi.
Milletin –nihayet- beraber hareket ettiğinin göstergesi.
«
Fakat oraya kadarmış. Devamı gelmedi.
Üstünden bir ay bile geçmeden çark etti Kemal Bey.
Adli yıl açılışında yan çizdi.
Sebep deyince, rivayet muhtelif…
İddia edildiği gibi, bir takım “derin yerlerden” ikaz mı geldi,
bilmiyoruz.
Derin yer neresidir, ondan da haberimiz yok.
Belki birini gönderdiler, şifahen uyardılar.
Belki cepten mesaj gönderdiler.