Putin, “Umarım nükleer silahlara ihtiyaç duymayız” sözüyle bir
kere daha zirve yaptı. Şu sıralar hep uçlarda dolaşıyor zaten. Çok
yukarılarda uçtuğundan, aklına bir türlü yere konmak gelmiyor.
Suriye'de terörle mücadele konusunda sarf etti bu lakırdıyı.
Rus dilinde “pire için yorgan yakmak” gibi bir deyim yok
herhalde.
Gerçi DAEŞ teröristleri pireye pek benzemiyor; Suriye de Putin'in
yorganı sayılmaz ama bir yerinden tutup teşbih zemini bulmak
mümkün.
*
Gaz, bez, tuz, eski dünyanın en temel ihtiyaç maddeleriydi. (Gaz
bugünkünden değil, sıvı olan gazyağı.)
Bugünkü nesillerin daha iyi anlaması için, kablosuz bağlantı, cep
telefonu, bilgisayar gibi desek, yanlış sayılmaz.
Yakın zaman öncesine kadar Türkiye'de siyasetin malzemesiydi
bunlar.
Demirel iktidara gelmek için, şehir meydanlarında “Gaz, bez, tuz”
diye söze başlar, fiyatların nasıl arttığını anlatır, köylünün
ihtiyaçlarını iyi bildiğini bu şekilde ortaya koymaya
çalışırdı.
Karşılık da bulurdu hani.
*
Tuz ticaretinin önemli olduğu o dönemde, derler ki iki kafadar,
ellerindeki tarlaya tuz ekmenin kârlı olacağını düşünmüşler.
Tarlada tuz yetişecek, satıp para kazanacaklar.
Fakat tarlada hiçbir kıpırtı yok.
“Bir tür hayvan gelip bunu yiyor galiba” diyerek, elde silahla
nöbet tutmaya başlamışlar.
Beklerken, birinin alnına sinek konmuş.