Bayram olur, kutlardık. Siyah önlük, beyaz yakalarımızla okul bahçesinde sıraya girer, uygun adım kutlama yerine kadar yürümeye çalışır, anlamasak da konuşmaları dinler, sonra dönerdik.
23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim.
Bir de 10 Kasım vardı.
O bayram değildi. Kutlanmazdı.
Öyle söyleyenlere öğretmen kızardı. Anma töreniydi.
Altı yıldır 15 Temmuz gelince aynı hisler gelip yakalıyor.