https://w.soundcloud.com/player/?url=https%3A//api.soundcloud.com/trac
Değnekçilerden az çekmedi bu millet. Bütün kalabalık şehirlerde ve bilhassa İstanbul’da karşımıza çıkıyorlardı. Eline bir değnek alan, kafasına ya da gücüne göre seçtiği caddeyi sokağı mekân tutuyordu.
Arabasıyla bir yere gitmek isteyen kişi, yola çıkmadan, daha anahtarı çevirmeden düşünüyordu ki gittiği yerde park yeri bulabilecek mi?
Şöyle uygun, elverişli, sota bir yer... Ne mümkün?
Hangi sokağa gitse, yılışık bir değnekçi karşısına dikiliyordu. “Park ücreti şu kadar lira.”
Bilmeyen, acemi olan ya da kendi bulduğu park yeri için para ödemek istemeyenler sebebini sorardı.